Ey Rabbimiz! Bizi gösterişten, başkaları duysun ve görsün diye ibadet etmekten, ameline güvenmekten ve övünmekten koru.. (Amin)

(Resûlüm!) De ki: Bağışla ve merhamet et Rabbim! Sen merhametlilerin en iyisisin. MÜMİNUN 118.

Allahım! Bize gözümüzü aydınlatacak eşler ve zürriyetler bağışla ve bizi takvâ sahiplerine önder kıl! (Furkan;74

İnsanlardan öylesi de vardır ki, bir ilmi, bir yol göstericisi, aydınlatıcı bir kitabı olmadığı hâlde kibirlenerek insanları Allahın yolundan saptırmak için, Allah hakkında tartışmaya kalkar. Ona dünyada bir rezillik vardır. Ona kıyamet gününde de yangın azabını tattıracağız. Hac Suresi 8-9. ayet

“Allahım! Ayakta iken beni İslâm ile koru, otururken beni İslâm ile koru, uyurken beni İslâm ile koru, hakkımda hiçbir düşman ve hasetçinin isteğini yerine getirme. Perçeminden tuttuğun şeylerin şerrinden Sana sığınırım. Her türlü hayrı Senden isterim ki bütün hayırlar Senin elindedir.” (İbn Hıbban, "Ed’ıye", No: 934)

Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler (den bazısı) onu, hakkını gözeterek okurlar. Çünkü onlar, ona iman ederler. Onu inkâr edenlere gelince, işte gerçekten zarara uğrayanlar onlardır. Bakara Suresi 121. Ayet

Dikkat edin! Sizden birinizi; emrettiğim veya yasakladığım konulardan birisi kendisine ulaşınca koltuğuna yaslanmış durumda iken, bilmiyorum Allahın kitabında ne bulursak ona uyarız (hadisleri tanımayız derken) bulmayayım Tirmizi, Ebû davud, Sünnet: 17

Rabbinin adını an. Bütün varlığınla O’na yönel. (Müzzemmil Sûresi 8. Ayet)

Sabır ve namaz ile Allahtan yardım isteyin. Şüphesiz o (sabır ve namaz), Allaha saygıdan kalbi ürperenler dışında herkese zor ve ağır gelen bir görevdir. Bakara Suresi 45. Ayet

Sakın sizin biriniz silâhını (teşhîr edip de) din kardeşine işâret etmesin! Çünkü işâret eden kimse bilmez ki, belki şeytan eline hız verir de (din kardeşini vurur); bu sûretle Cehennem`den bir çukura yuvarlanır. Buhari, 2116

“Miskin, bir iki lokma veya bir iki hurma için kapı kapı dolaşan kimse değildir. Asıl miskin, ihtiyacını karşılayacak bir şeyi bulunmadığı halde, durumu bilinmediği için kendisine sadaka verilemeyen ve kendisi de kalkıp insanlardan bir şey istemeyen kimsedir.” Buhârî, Zekât 25

40 hadis

Sizin veliniz, ancak Allâh, Elçisi ve namazlarını kılan, zekâtlarını veren, rükû'a varan mü'minlerdir. 5 / MÂİDE - 55

Size ne oluyor da, Allah yolunda ve “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz? NİSA 75

"Allah’ın rızası, anne ve babanın rızasındadır. Allah’ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir." (Tirmizî, "Birr", 3)